3 Haziran 2008 Salı

Pişmiş Kelle (!)

1985-1991 yılları arasında Çanakkale’de; Muhabere Elektronik Tesisleri’nde İdari Astsubay olarak görev yapmaktaydım. Nöbetlerimizi bazen karargahta, bazen de bağlımız olan Verici İstasyonu’nda dönüşümlü olarak tutmaktaydık.

Verici İstasyonu’nda nöbet tuttuğum günlerden birisinde karargahı arayarak orada nöbet tutmakta olan Astsubay Gökhan KADAN’dan “öğleyin karargahtan LF İstayonuna yemek getirecek aracın şoförüne bana bir PİŞMİŞ KELLE mizah dergisi (*) aldırarak yollamasını” rica ettim. Gazete bayii aracın güzergahı üzerindeydi. Gökhan KADAN “Tamam ağabey, ben şoföre parasını verir, almasını tembihlerim” dedi.

Yemek saati gelmesine rağmen bizim yemek aracı gelmemişti. Çok sonra araç, buz gibi olmuş yemeklerle geldiğinde şoföre “neden bu kadar geciktiğini” sordum.

-“Komutanım” dedi, “Çanakkale merkezindeki bütün lokantaları ve sakatatçıları dolaştım, hiç birisinde pişmiş kelle yoktu; bulduğum kelleler de daha yeni temizlenmiş, pişirilmemişti.”

-“Eeee?”

-“Ben de çiğ olduğu için yemeyeceğinizden ve burada da pişirme imkanınız olmadığından dolayı almadım. Şehir merkezine indiğim için de geciktim.”

-“???????”

Bir anda dumura uğramıştım. Acaba Gökhan KADAN, şoförümüze Pişmiş Kelle almasını tembihlerken “mizah dergisi” bölümünü atlamış mıydı, yoksa şoförümüz söyleneni yarım kulakla dinleyip bu bölümü algılayamamış mıydı? Ama zihnini pişmiş kelle sakatatına odakladığından, yapmış olduğu açıklama da çok mantıksaldı. Gerçekten de nöbet tuttuğumuz istasyonda mutfak imkanları mevcut olmadığından, yemekler karargahtan pişirilmiş olarak gönderiliyordu.

Bu anlatma / anlama hatası yüzünden aracımızın güzergah değiştirerek gecikmesine mi, personelimize yedireceğimizin yemeklerin bu nedenle soğumasına mı, yoksa şehir merkezinde bulsaydı şoförümüzün satın alarak getireceği pişmiş kelleyi yemek zorunda kalacağıma mı yanayım bir türlü karar verememiştim. Bu olay, her hatırlayışımda beni tebessüm ettiren hoş bir anıdır.

NOT (*) : Pişmiş Kelle Dergisi, 80’li ve 90’lı yıllarda Engin ERGÖNÜLTAŞ yönetiminde Milliyet Gazetesi tarafından haftalık olarak yayımlanan bir mizah dergisiydi.

Hiç yorum yok:

DENİZ ASTSUBAY OKULLARI ÖĞRENCİLERİ, 43 YILDAN BERİ BENİM TASARIMIM OLAN ŞAPKA KOKARTINI KULLANMAKTALAR

Tüm kuvvetlere ait askeri öğrencilerin şapka kokartlarında Türkiye Cumhuriyeti'ni temsil eden  ve yukarı doğru baktığı için bağımsız bir...